BİLİMFARKINDALIKSAĞLIKTOPLUM SAĞLIĞI

Covid-19 araştırması Endocrine dergisinde yayımlandı!

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı ve Amerikan Endokrin Kongresi Eşbaşkanı Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız'ın COVID-19 araştırması Avrupa Endokrinoloji Derneği bilimsel raporu olarak Endocrine dergisinde yayımlandı. Aralarında JCEM’in de yer aldığı birçok dergide editörler kurulu üyesi olarak görev alan Dr. Okan Bülent Yıldız, halen Journal of Endocrine Society dergisi yardımcı editörlüğünü yapmakta.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı ve Amerikan Endokrin Kongresi Eşbaşkanı Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız’ın COVID-19 araştırması Avrupa Endokrinoloji Derneği bilimsel raporu olarak Endocrine dergisinde yayımlandı. Aralarında JCEM’in de yer aldığı birçok dergide editörler kurulu üyesi olarak görev alan Dr. Okan Bülent Yıldız, halen Journal of Endocrine Society dergisi yardımcı editörlüğünü yapmakta.

Uluslararası saygın dergilerde ve referans kitaplarında 120’nin üzerinde makale, derleme ve kitap bölümü bulunan Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, ABD ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede düzenlenen kongre ve konferanslarda davetli konuşmacı, panelist ve moderatör olarak yer aldı. Aynı zamanda Porto ve Belgrad Üniversiteleri ziyaretçi profesörü olan Prof. Dr. Yıldız, PKOS konusunda uluslararası tanı ve tedavi kılavuzlarının yazarı. Avrupa Parlamentosu’nda 2018 yılında ilk kez gerçekleştirilen endokrin oturumunda da “hormonlar ve hastalıklar” konusunda konuşma yapan Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız, hormon hastalıkları alanında dünyanın en büyük iki kuruluşu olan Amerika ve Avrupa Endokrin Derneklerini ilk kez bir araya getiren Endo Bridge Uluslararası Kapasite Geliştirme Projesi’nin kurucusu ve başkanı.

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Okan Bülent Yıldız konuyla ilgili açıklamalarda bulundu; değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.

Son araştırmalar, hormonlarımız ve COVID-19 arasındaki güçlü bağları ortaya çıkardı

Pandeminin ortaya çıkmasından bu yana geçen 1 yıldan fazla süre boyunca elde edilen veriler endokrin sistemin Covid-19 enfeksiyonunda çok güçlü rol oynadığını gösteriyor. Geçtiğimiz günlerde endokrin ve metabolizma hastalıklarının pandemi ile ilgili araştırma verilerinin değerlendirmesini Avrupa Endokrinoloji Derneği bilimsel raporu şeklinde Endocrine dergisinde yayımladık. Araştırmalar Covid-19 ‘un hormon ve metabolizma hastalıkları ile kuvvetli ilişkisi olduğunu gösterdi.

Özellikle obezite, diyabet gibi metabolik hastalıkların ve vitamin D eksikliğinin Covid-19 riskini artırdıkları ve enfeksiyona yakalanma durumunda hastalığın daha ağır seyretmesine yol açtıkları dolayısıyla tedavide özellikli gruplar oldukları ortaya çıktı.

Diyabet, COVID-19’un ciddiyeti ve ölüm oranı ile ilişkili en sık görülen hastalıklardan biri olduğu için bu fenotipte önemli bir role sahiptir. Koruma için tedavi değişiklikleri de dahil olmak üzere dikkatli bir hastalık yönetimi gereklidir.

Obezite, Covid 19’a duyarlılığı ve olumsuz sonuç riskini artırmaktadır. Beslenme yönetiminin hem obezitesi olan hem de yetersiz beslenen hastalar için enfeksiyonun şiddetini direk etkilediği ortaya kondu.

D vitamin eksikliği, kalsiyum azlığı ve kemik kırıkları da, COVID-19 bağlamında hastalar için daha iyi izleme ve çözüme ihtiyaç duyulduğuna dair giderek artan kanıtlar gösteren diğer alanlardır.

Covid-19 endokrin ve metabolik hastalıkların seyrini olumsuz etkiliyor

Özetle, yeni verilerle Covid-19’un endokrin ve metabolik hastalıkların seyrini olumsuz etkilediğini ve tedavide salgın döneminde bazı değişiklikler yapmamız gerektiğini söyleyebiliriz.

Salgının sona ermesiyle birlikte salgın döneminde kronik hastalıkların takibinde yaşanan aksama ve gecikmelerin de önümüze önemli bir problem olarak çıkacağını bugünden görebiliyoruz.

Hepimizin değişik öngörüleri olmakla birlikte bu sürecin kesin olarak ne zaman sona ereceğini bilmiyoruz. Hastalarımızın kendilerini takip eden merkezlerle gerekirse uzaktan erişim kanalları ile iletişim halinde olmaları, tedavi, ilaç ya da doz değişikliklerini doktorlarının önerisi olmadan yapmamaları gerekiyor. Alınan tedbirler ve artan aşılama hızlarıyla salgının bir süre sonra kontrol altına alınacağını biliyoruz. Ancak salgının biyolojik etkileri ortadan kalksa bile psikolojik etkileri çok daha uzun sürecek gibi görünüyor. Bugün artık Covid-19 yorgunluğu şeklinde tıbbi bir kavramı konuşuyoruz ve salgın sonrası travma ve stres ilişkili psikolojik bozuklukların artabileceğine işaret eden bilimsel veriler var.

BUSE formülü ile ideal vücut ağırlığını korumak ve bağışıklığı güçlü tutmak mümkün

Genel sağlığı, ideal vücut ağırlığını korumak ve bağışıklığı güçlü tutmak adına BUSE formülü ile ifade edilebilecek yaşam tarzı hem salgın döneminde hem de sonrasında son derece önemli:

Sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenme,
6-8 saat kesintisiz gece uykusu,
Stres yönetimi,
Fiziksel mesafe kurallarına uyarak yeterli egzersiz.

Yorum yaz