Genç Liderler köşesinde ayın konuğu: Baran Akın

Fikir Liderleri, “Genç Liderler” köşesinde belli aralıklarla eczacılık ve tıp fakültelerinde eğitimlerini sürdürmekte ya da yeni mezun olan genç liderlerin yazılarına yer veriyor. Bu ayki konuğumuz; İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 2024 yılı mezunu Baran Akın. Parexel bünyesinde klinik araştırma koordinatörü olarak çalışıyor. Baran Akın, öğrenci kulüplerinden ilaç sektörüne olan yolculuğunu anlattı.

Öğrenci Kulüpleri
İlaç Sektörü

Baran Akın
Parexel
Klinik Araştırma Koordinatörü

Öğrenci Kulüpleri: İlaç Sektörüne Açılan Kapı ve 5 Altın Özellik

Merhaba, ben Baran Akın, İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 2024 yılı mezunuyum. Mezuniyetimin hemen ardından Parexel bünyesinde klinik araştırma koordinatörü olarak çalışmaya başladım. Çok keyifli  ve aktif bir öğrencilik hayatım oldu. Bu süreçte global firmalarda stajlar yaptım ve öğrenci kulüplerinde yönetici olarak görevler aldım. Fikir Liderleri Genç Liderler köşesindeki bu yazımda da size tüm bu süreçte elde ettiğim deneyimlerimden ve bu deneyimlerimin iş hayatıma yansımalarından bahsedeceğim.

Liderlik yolculuğunun ilk adımları öğrencilik döneminde başlar

Liderlik yolculuğu, öğrencilik yıllarında atılan ilk adımlarla başlar. Bir eczacı olarak klinik araştırmalarda görev almak; sorumluluk bilinci ve mesleki farkındalık kazanmayı sağlayarak, sektörün farklı gelişim alanlarında görev almak isteyen eczacılar için son dönemde öne çıkan bir fırsattır. Bu sürece hazırlık, okul döneminde dersler, stajlar ve projelerle başlar. Bizi geleceğin bilinçli, yetkin sağlık profesyonelleri olmaya hazırlar. Elde edilen her deneyim, ufkumuzu genişletir ve mesleki yolculuğumuza değer katar. İşte bu süreç, öğrenmeyi ve katılımı birleştirerek bizi mesleğimizde iz bırakan bir eczacı olmaya hazırlayan bir başlangıçtır.

Eczacılık, yüzyıllardır varlığını sürdüren, bu süreçte sürekli gelişen ve dönüşen kutsal bir meslektir. Toplum sağlığına en iyi şekilde hizmet edebilmek ve mesleğimizin evrimsel gelişimine ayak uydurmak için, yalnızca okulda aldığımız eğitimle yetinmemeliyiz. Farklı deneyimlerle kendimizi sürekli geliştirmek, mesleki sorumluluğumuzun önemli bir parçasıdır.

Kariyer yolculuğumuzda, hem kendimizi daha yakından tanımak hem de gelecekteki rolümüzü doğru biçimde konumlandırmak için iletişim becerilerimizi geliştirmemiz gerekir. Bu yetkinlikler, yalnızca bireysel gelişimi değil, aynı zamanda mesleki farkındalığı da artırır.

Özellikle ilaç sektöründe kariyer hedefleyen eczacılık öğrencileri için bu sürece hazırlanmanın en etkili yollarından biri, öğrenci kulüplerinde aktif olarak yer almaktır. Kulüp çalışmaları, hem kişisel gelişimi destekler hem de sektörel dünyayla ilk somut temas noktalarını oluşturur.

Üniversite hayatım boyunca farklı kulüplerde aktif rol almak, bana yalnızca yeni arkadaşlıklar kazandırmadı; aynı zamanda sektörle temas kurma, liderlik becerileri edinme ve kendimi farklı alanlarda sınama şansı sundu. Bugün ilaç sektöründe hangi pozisyonda olursa olsun fark yaratan eczacıların taşıdığı bazı temel özelliklerin, aslında öğrencilik döneminde kazanıldığını görüyorum.

Altın Değerinde 5 Özellik: Öğrenci Kulüplerinden Sektöre Taşınan Beceriler

👉🏻 İletişim ve Uyumlanma Becerisi

İlaç firmalarında ister satış-pazarlama, ister Ar-Ge alanında çalışın, etkili iletişim kurmak bir takımın parçası olduğunuz andan itibaren fark yaratmak adına vazgeçilmez bir özelliktir. Kulüp toplantılarında fikir sunmak, sunum yapmak, dış paydaşlarla yazışmak bu beceriyi doğal yoldan geliştirir.

👉🏻 Liderlik ve Sorumluluk Alma

Bir etkinliği yönetmek, bir projeyi başından sonuna kadar takip etmek, ekip koordinasyonu sağlamak… Bunlar sektörde aranan liderlik vasfının temelidir. Kulüplerde aktif rol almak, liderlik becerilerinin ilk adımıdır.

Pandemi döneminde öğrenci kulüplerinde yer almaya başladım. Ardından, memleketim Bursa’daki eczacılık öğrencilerini tek bir çatı altında buluşturmak amacıyla Bursa Eczacı Odası Öğrenci Komisyonu’nun kuruluşuna öncülük ettim ve bu oluşumda dört yıl boyunca başkanlık görevini üstlendim. Bu süre zarfında yürüttüğümüz projeler, gerçekleştirdiğimiz eğitimler ve karşılaştığımız kriz anlarında gösterdiğimiz çözüm odaklı yaklaşımlar, beni ilaç sektörüne adım atmaya hazırlayan çok değerli bir deneyim oldu.

👉🏻 Zaman Yönetimi ve Proje Yönetimi: Önceliklendirme Becerisi

İlaç sektöründe başarı, yalnızca bilgi ve deneyimle değil, aynı zamanda zaman yönetimi ve etkin proje yönetimi becerileriyle de doğrudan ilişkilidir. Bu becerilerin gelişmesi ise öğrenci kulüplerinde elde edilen deneyimlerle başlar.

Özellikle, önceliklendirme yeteneği, zaman baskısı altında ve çoklu görevlerin olduğu durumlarda büyük önem taşır. Örnek olarak, 10 gün sonra teslim edilmesi gereken bir proje, 3 gün sonra yapılacak bir sınav ve yarın tamamlanması gereken bir staj göreviniz olduğunu düşünün.

Bu durumda, ilk sıraya stajda sizden beklenen görev gelir. Çünkü bu, zamanı kısıtlı bir durumdur ve profesyonel sorumluluğunuzdur. Ardından, sınav hazırlığı yapılır; çünkü akademik başarı da mesleki geleceğiniz için kritik önemdedir. Son olarak, projeye kalan süre içerisinde araştırma yaparak verimli bir şekilde tamamlanabilir.

Bu tür stratejik önceliklendirmeler, yalnızca öğrenci kulübü gibi ortamlarda değil, sektörde de size avantaj sağlar. Zamanı verimli kullanabilmek, projelerinizi doğru sırayla yönetebilmek ve stres altında doğru kararlar alabilmek, ilaç sektöründe başarmanız gereken en önemli becerilerdir.

👉🏻 Ağ Kurma (Networking)

Öğrenci kulüpleri aracılığıyla düzenlenen sektörel etkinlikler; akademisyenler, firma temsilcileri ve mezunlarla doğrudan temas kurma imkânı sunar. Bu bağlantılar zamanla iş veya staj fırsatlarına dönüşebilir ve özgeçmişinizde önemli bir fark yaratır.

Mesleki deneyime sahip kişilerle bir araya gelmek, onların tecrübelerini dinlemek ise oldukça kıymetlidir. Bu sayede hem olaylara bakış açımız gelişir hem de kariyer yolculuğumuzun başında farklı perspektifler kazanırız.

👉🏻 Sektörde Başarıya Giden Yol: Bilginin Ötesinde Düşünmek

Sektörde başarılı olmak, yalnızca prosedürlere hâkim olmakla sınırlı değildir. Gerçek başarı; yenilikleri takip eden, çözüm odaklı düşünebilen ve analitik bakış açısını geliştirmiş bireylerin yoluyla mümkün olur. Üniversitelerdeki öğrenci kulüpleri tarafından düzenlenen eğitimler, vaka analizleri ve bilimsel seminerler, bu düşünce biçiminin gelişmesine önemli katkı sağlar.

Her sektör, hatta her departman, kendi içinde benzersiz bir dinamizme ve işleyişe sahiptir. Bu sürece hâkim olmaya başladığınızda, yani teorik bilgileri pratiğe dökme aşamasına geldiğinizde, sizi öne çıkaracak asıl unsur “büyük resmi görebilme” yeteneğiniz olacaktır. Bu yeteneğin temelleri ise öğrencilik döneminde atılır. Bu süreçte yer aldığınız projeler, size yalnızca teknik bilgi kazandırmakla kalmaz, aynı zamanda olaylara çok yönlü yaklaşma becerisi kazandırır.

Proje üretmek, bir konuyu farklı açılardan ele almayı öğrenmenin en etkili yollarından biridir. Bugünün öğrencileri, yarının sektör liderleri olacaksa, bu liderliği şekillendiren en önemli araç, düşünce biçimlerini projelerle zenginleştirmiş olmalarıdır.

Klinik Araştırmalarda Eczacının Yükselen Rolü

Öğrenci kulüplerinde kazanılan bu beş temel beceri yalnızca ilaç sektöründe bir pozisyona hazırlanmakla sınırlı kalmaz; aynı zamanda eczacıların bilimsel sürece doğrudan katkı sunduğu en nitelikli alanlardan biri olan klinik araştırmalarda da karşılık bulur.

Klinik araştırmalarda eczacının rolü son yıllarda belirgin şekilde artmıştır. Eczacılar; operasyonel görevlerde mesleki bilgi ve birikimleri ile beraber yapılan bildirim süreçlerinde çalıştıkları ekiplere özellikle ilaçlar hakkında farklı bakış açıları kazandırabilir. Saha tarafında ise klinik araştırma uzmanı olarak görev aldıklarında, randomizasyon süreçleri, ilaçların dağıtımı ve stabilitesinin korunması konusunda aldıkları farmasötik teknoloji ve farmakolji eğitimleri sayesinde araştırma ekibine farmasötik danışmanlık yaparak çalışma ekibine bilgi verirler. Ayrıca farmakokinetik ve farmakodinamik değerlendirmelerde uzmanlıkları sayesinde tedavi protokollerinin güvenilirliği konusunda çalışma ekibini destekler.  Advers etki bildirimi süreçlerinde aktif bir şekilde yer alarak hasta güvenliğinin ve güvenliliğini korunmasına katkı sağlarlar.

Aktif öğrencilik hayatı ise eczacının klinik araştırmadaki rolünü güçlendirir. Kongrelere katılım, araştırma projelerinde yer alma ve staj deneyimleri, öğrencilerin mesleki vizyonlarını genişletir. Böylece eczacılar, hem akademik hem de profesyonel anlamda gelişerek klinik araştırmalara etkin katkılar sunar.

Bizler, eczacılar olarak sadece mesleğimizi değil, halk sağlığını da ileriye taşımayı görev edinmiş sağlık profesyonelleriyiz. Her adımımızda topluma değer katmayı hedefliyor, bilgi ve becerimizi insan hayatı için kullanıyoruz. Bu yolda ilerlerken, Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine miras bıraktığı mesajı unutmamalıyız: Başarı ve fark yaratmak için gereken tek şey, çalışkanlık ve azimdir. Gelecek, emek veren ve sorumluluk alan bizlerin ellerinde şekillenecek. ⭐️